25 Kasım 2015 Çarşamba

Çocuklar 'boşanma' sonrası zarar görmesin diye...

Yakın çevresinde boşanma kararı ile karşılaşmayan birileri var mı?
Sanırım yok! Günümüzde neredeyse her sülaleye en az birkaç tane boşanma kararı denk geliyor.
Boşanmanın gerekçeleri veya nasıl önlenebileceğiyle ilgili yazılar yazarım ileride. Bugünkü yazıyı boşanma kararından çocuklar daha az etkilensin diye dikkat edilmesi gereken hususlara ayırmak istedim.
Boşanma işlemi mümkün olduğunca aklıselimle çözümlenmelidir. Hatta eğer boşanılan evlilikte çocuk varsa iki kez dikkat edilmesi gerekir. Çünkü çocuk, dünyaya geldiği andan itibaren anne babasının onun için oluşturacağı güvenli ortamda yaşamak ister. Güvenlik duygusunu kaybeden çocuk ömrü boyunca mutsuz olacağı kocaman bir duygu kaosunun içinde bocalar durur. Kadınla erkek, artık anlaşamadıklarını düşünerek ayrılabilir evet; lakin çocuğunu, başa çıkamayacağı bir stresin ve serkeşliğin içine terk edemez!
Bunun için hep söylerim:
İnsanlar boşandığında karıkocalık ilişkisi biter; ama anne babalık ilişkisi bitmez!
Anne babalık ilişkisi devam ediyor demek; kadın ve erkek boşandıktan sonra birbiri hakkında kötü sözler söylemesin, mümkünse kavgalı olmasın demektir.
Zararlı Davranışlar
Düşünsenize, çocuk annede... Kadın ve ailesi akıllarına her estiğinde baba hakkında olumsuz cümle kursalar, çocuk “baba” figürünün bilinçdışında oluşturması gereken “koruyucu/kollayıcı/kahraman” imajından uzaklaşır. Bu imajın oluşmaması çocuğu gelecek hayatında asosyal, korkak, ürkek, içe kapalı hale getirir.
Veya çocuk babada ve ailesi, akıllarına her estiğinde anne hakkında olumsuz cümle kursalar, çocuk “anne” figürünün bilinçdışında oluşturması gereken “şefkat/kollayıcı/merhamet” imajından uzaklaşır. Bu imajın oluşmaması çocuğu gelecek hayatında asosyal, vicdansız, bencil, çıkarcı hale getirir.
İntikam için karşı taraf hakkında konuşmak, çocuğu karşı tarafa hasret bırakmak gibi zarar verici davranışlar yapmayın. Çocuğu babaya göstermezseniz esas zulmü çocuk görür! Çocuğu anneye göstermezseniz esas zulmü yine çocuk görür! Sizin yetişkin egolarınız tatmin olacak diye, elinizde çocuğunuzdan daha iyi bir kozunuz yok diye, aklınıza edepli/hayalı/insana yakışır yöntemler gelmiyor diye, sıkıntıyı sizin “biricik” evlatlarınız çekemez!
 
Çocuğa karşı tarafı kötülemeyin
Boşanan karı-kocaların mutlak olarak yapması gereken davranış: Çocuğa karşı tarafı kötülememektir. Çünkü çocuk her iki tarafın da iyi olduğunu ve şartlar ne olursa olsun güvende olduğunu bilmek ister..! Anne baba boşanmış olsa bile onun hayatında her şeyin yolunda gideceğine inanan çocuk, boşanma kararından, boşanma sonrası yaşanacak durumlardan zarar görmez. “Endişelenme, senin hayatında her şey yolunda gidecek. Senin zarar görmene izin vermeyeceğiz.” tavrı içinde olursanız ve bu tavra uygun yeni yaşam düzeni planlarsanız çocuk fazla zarar görmez.
çocukların durumu
 
“Biz annenle/ babanla anlaşamadık. Biliyor musun annen/ baban seni çok seviyor. Sen ikimizin de biricik tatlı kızısın/oğlusun. Seni daha çok sevmeye devam edeceğiz. Annenle/babanla anlaşamadığımız için ayrı evlerde yaşayacağız. Ama annen/baban çok iyi bir insan. Seni çok seviyor. Annen çok iyi bir anne/baban çok iyi bir baba...” demelisiniz.
Aksi halde çocuğun içindeki “iyi anne/iyi baba” figüründe çatışma oluşturursunuz. Çatışmaların, iflah olmayan depresyonlara sürüklediğini söylememe gerek var mı?
Bence boşanma kararı aldığınızda mutlaka psikolojik destek alın. Yargılanmak için değil, yardım almak için psikolojik destek alırsınız... Ve evlilik danışmanlığı yapıp evlilikleri kurtardığımız gibi, geri dönüşü olmayan yola giren çiftlerin ayrılma sürecini ve çocuklara zarar vermeden boşanmanın yöntemini belirliyoruz. Böylece evlatlarınızın kendilerini güvende hissetmelerini sağlamış oluyoruz.
***
Ve Sevgili Çocuklar!
Sizler, anlam bulmaya çalıştığımız hayatımızın en değerli hediyelerisiniz.  Bir gün büyüyeceksiniz.
Hangi ailenin masal kahramanısınız, hangi rüyaların mimarısınız bilmiyorum. Ama anne/babanızın kalbinde devleştirdiğiniz taze bahar tomurcuklarını hissedebiliyorum.
İyi ki varsınız...
İçimizdeki size dair her duygu olumlu. Bugününüzden gelecekteki büyümüş hayatınıza, umut dolu hayaller kurun olur mu?
Sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder